26 Aralık 2015 Cumartesi

Aöf Edebiyat Ders Notları - 18. Yüzyıl Türk Edebiyatı Mahalli-Folklorik Üslubun Diğer Temsilcileri

18. YÜZYIL TÜRK EDEBİYATI MAHALLİ-FOLKLORİK ÜSLUBUN DİĞER TEMSİLCİLERİ
 (III. ÜNİTE)
v     Mahallîleşme Nedim’den sonra daha da yayınlaşır. Bu eğilimin en karakteristik temsilcilerinden biri Enderunlu Fazıl, diğeri ise Müverrih Sürurî’dir.

         ENDERUNLU FAZIL
v      Asıl adı Hüseyin’dir. Filistin’in  Safed kasabasında dünyaya geldi.
v     Halep defterdarlığında memuriyet, Maden-i Hümayun emaneti, Erzurum ve yöresini teftiş gibi görevlerden sonra bir şikâyet üzerine Rodos’a sürüldü.
     ŞAİRLİĞİ

v     Coşkusunu Nedim’den ve umarsızlığını Sabit’ten gelen çizgide dillendirmeye çalışan şair, geçmişe dönük muhasebe ve pişmanlık anlarında ise Nabî’den ödünçlediği bir üslupla hikmetli sözler söylemeye gayret eder.

v     Divanında başta tarih ve coğrafya olmak üzere çeşitli ilimlerden devşirdiği kavramlarla örülmüş şiirler vardır. Özellikle geleneğin aksine feleği övdüğü bir kasidesi, Yahudilik ve Hristiyanlıkla ilgili kavramların sıklıkla geçtiği bazı şiirleri ve doğrudan bir sevgili adına (Çiçek, Âfet, Anton vb.) söylenmiş şarkıları, onu Nedim çizgisinden ayırır.

     ESERLERİ
v     Fazıl’ın mürettep divanından başka Defter-i Aşk, Zenanname ve Hubanname adlı mesnevileri, Çenginame adlı dörtlüklerden oluşan bir eseri vardır.
v     DİVAN :  Enderunlu Fazıl,  hacimli bir divan sahibidir. Fazıl Divanı’nın nüshalarını, şairin sağlığında kendisi gibi enderunlu olan şairlerden Vasıf’ın istinsah ettiği, Topkapı Sarayı Hazine Kitaplığı 906 numarada kayıtlı nüsha en eski tarihlidir. Fazıl Divanı, 1870-71’de Bulak’ta basılmıştır.
v     Fazıl Divanı’nda kasideler önemli bir yer tutar.  Fazıl’ın “Felek Methiyesi”, geleneğin sesine yaklaşma ve temadaki dönüşümler açısından iyi örnektir.
v     Gazellerinde Nabî ve Nedim tarzının izleri hemen sezilir. Bazı şiirleri Sünbülzade Vehbî, Keçecizade İzzet Molla gibi usta şairler tarafından tanzir edilmiştir.
v     ÇENGİNAME :  Rakkasname olarak da bilinir. Farklı milletlerden kırk iki erkek köçeğin tasvir edildiği eser, murabba biçimiyle yazılmıştır.

        MESNEVİLERİ
v     Fazıl, asıl şöhretini mesnevilerine borçludur.
v     Birkaç kez Sünbülzade Vehbî’nin Şevkengizi ile birlikte basılan Defter-i Aşk’ı, Hubanname ve Zenanname adlı mesnevileri müstehcen ama cesur betimlemeleriyle ilgi görmüşlerdir.
v     Bu külliyatın 1837-1838’deki beşinci baskısı müstehcen bulunarak Mustafa Reşit Paşa’nın emriyle toplatılmıştır.
v     DEFTER-İ AŞK: Aruzun “fe’ilâtün fe’ilâtün fe’ilün” kalıbıyla yazılan bu eser, şairin aşk maceralarını anlattığı 438 beyitten oluşan bir mesnevidir.
v     HUBBANNAME :  Şehrengiz geleneğine eklemlenebilecek bu eser, aruzun “fe‘ilâtün fe‘ilâtün fe‘ilün” kalıbıyla yazılmış 796 beyitten oluşan bir mesnevidir.
v     Bu mesnevi, sevgilinin “Hangi memlekette güzel çoktur?” sorusuna cevap olmak üzere yazılmış ve Reisülküttab Ebubekir Ratip Efendi’ye ithaf edilmiştir.
v     Eserin Fransızcaya çevrilmiş, Fransızca çevirisi de Reşit İmrahor tarafından yapılmıştır. 
v     ZENANNAME :  Fazıl bu eserini Hubanname için teşekkür eden sevgilisinin isteği üzerine yazdığını söyler.
v     Fazıl Hubanname ve Zenanname’de resme yaklaşan tasvirleriyle yeteneğini sergilemiştir.

       MÜVERRİH SURURİ
v     Tarih düşürme sanatındaki ustalığından ötürü “müverrih” sıfatıyla anılan Sürurî’nin asıl adı Osman’dır. Adanalıdır.
v     Şairliğinin ilk beş yılında Hüznî mahlasını kullandıktan sonra hamisi Şeyhülislam Yahya Tevfik Efendi’nin tavsiyesiyle Sürurî’yi tercih eder.
v     Hiciv ve hezel türündeki şiirlerinde ise Hevayî mahlasını kullanır.
v     İzzet Molla, üstat kabul ettiği Sürurî’nin ölümüne tarih düşürmüştür.

      ŞAİRLİĞİ
v     Tarih düşürme sanatına düşkündür.. Tarih düşürme geleneğinin en ünlü ismidir.
v     Kuburizade Hevayi’yi örnek alarak Hevayi mahlasıyla yazdığı hezelleri bayağı ve müstehcen söyleyişler taşır.
v     Sürurî,  ifade gücünü, halk dilinin sadeliğine ve akıcılığına borçludur.
v     Sürurî, hayatın en acı gerçekleriyle alaycı bakış açısını ustalıkla birleştirebilmiş nadir kalemlerdendir.

ESERLERİ
v     Sürurî’nin Neşatengiz adını verdiği divanı dışında Hezliyat’ı ve çeşitli şairlerden derlediği tarih manzumelerini ihtiva eden bir Mecmua’sı vardır .
v     Divanına özel bir isim veren şair, Enderunlu Vasıf ve Keçecizade İzzet Molla gibi kendisinden sonraki bazı şairlere örnek olmuştur.

Aöf Edebiyat Ders Notları ile ilgili gelen aramalar ;
aöf edebiyat ders notları pdf
aöf edebiyat ders notları indir
aöf edebiyat ders anlatımı
aöf edebiyat 2 sınıf ders notları
aöf edebiyat bölümü
aöf edebiyat dersleri
aöf edebiyat ders notları özetleri
aöf edebiyat çıkmış sorular
18. yüzyıl edebiyatı ile ilgili aramalar;
18 yüzyıl ingiliz edebiyatı
18 yüzyıl türk edebiyatı
19 yüzyıl edebiyatı
17 yüzyıl edebiyatı
18 yüzyıl divan edebiyatı
18 yüzyıl divan edebiyatı şairleri
aöf 18 yüzyıl türk edebiyatı
17. yüzyıl edebiyatı genel özellikleri

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder