21 Mayıs 2015 Perşembe

Yemen türküsü hangi olay üzerine söylenmiştir?

Yemen türküsü hangi olay üzerine söylenmiştir?
1839 yılında Aden'i ele geçiren İngiltere Yemen halkını Osmanlı yönetimine karşı kışkırtmaya başladı. 1871'deki Yemen isyanını bastırmak için İstanbul hükümeti bir ordu gönderdi. Harekat 1873 yılına kadar sürdü. Bir çok vatan evladının kanı pahasına isyan bastırıldı.

Yemen'in dağlık kesiminde yaşayan Zeydiler, Osmanlı Devleti'ne düşmandılar. Kendi imamlarının yönetiminde yaşamak istediklerini öne sürerek 1889 yılında isyan ettiler. Hicaz valisi Müşir Ahmet Feyzi Paşa tarafından bastırılan isyan neticesinde Feyzi Paşa Yemen'e hakim oldu. Bir süre temin edilen asayiş, 1895'te Zeydiler tarafından çıkartılan ikinci bir isyan ile tekrar bozuldu. Hüseyin Hilmi Paşa'nın komutasındaki Osmanlı ordusu iki yıl süren şiddetli mücadele sonunda isyanı bastırabildi. Yemen'de otoritesi zayıflayan Osmanlı, zaman içinde burayı terk etmek zorunda kaldı.
Tarlalarda biter kamış
Uzar gider vermez yemiş
Şu Yemen'de can verenler
Biri Mehmet biri Memiş

Yemen savaşlarında Anadolu'dan gönderilen vatan evlatları çok kayıplar verdiler. Yemenlilere Türk askerinin koynunda Osmanlı parası aratan İngilizler, para çıkmayan şehit düşmüş Türk evlatlarının karnını yardırıp sarı lira arattılar. Yemen, Anadolu insanı tarafından gidip geri dönülmeyen, adeta bir cehennem olarak nitelendirilmeye başlandı. Anadolu yiğidi buralarda Arabın ihaneti, açlık, mühimmatsızlık nedeniyle eridi gitti. Birçok gelin, kız, sevdiğini, ana-baba fidan gibi evlatlarını bu hain topraklarda yitirdi. Küçük körpe yavrular babasız kaldı. Aşağıdaki türkü o günleri yaşayan Anadolu insanının yüreğinde kopan bir acı feryattır.

Havada bulut yok bu ne dumandır
Mahlede ölüm yok bu ne figandır
Şu Yemen elleri nede yamandır

Adı Yemen'dir
Gülü dikendir
Giden gelmiyor
Acep nedendir

Kışlanın önünde redif sesi var
Açın çantasını acep nesi var
Bir çift kundurayla bir de fesi var

Burası Huş'tur
Yolu yokuştur
Giden gelmiyor
Acep ne iştir

Mızıka çalındı düğün mü sandın
Yemen'e gideni gelir mi sandın
Kahpe Yemen yari elimden aldın

Adı Ali'dir
Nazlı yarimdir
Giden gelmiyor
Nasıl ölümdür

Anadolu insanının kolay kolay belleğinde silinmeyen Yemen faciası bir çok türkü ve ağıda konu olmuştur. Kırşehir'den gidip Yemen'de şehit olanlar için, Kırşehirli Âşık Hüseyin ile Âşık Said'in söylemiş olduğu türkülerin mısraları oldukça düşündürücüdür.

***

Yemen 1

Bir alay askerdik bindik gemiye
O gemi götürür bizi Yemen'e
Şükür o Yemen'de geri dönene

Yemen'e de benim ağam Yemen'e
Ateş düştüğü yeri yakar kime ne

Susmuş konuşmuyor ağzında dili
Yirmisinde solmuş tomurcuk gülü
Ne yaman yer imiş Yemen'in çölü

Yemen'e de koç yiğidim Yemen'e
Kendim ağlar kendim söyler kime ne

Kalkmıyor sırt çantam cephanem ağır
Kimimiz kör olduk kimimiz sağır
Her yana oynuyor İngiliz gavur

Aman padişahım imdat Yemen'e
Şu Yemen'in gailasi bize ne

Yemen'de de kara haber geliyor
Nice koç yiğitler telef oluyor
Hain Arap arkamızda vuruyor

Türk uşağının kanı akar Yemen'e
Analar bacılar ağlar kime ne

Hüseyin akıtır kanlı yaşını
Bit pire üşüşmüş yiyor döşünü
Akbabalar konar oyar başını

Gitti gelmez ağam emmim Yemen'e
Ölen ölür kalan sağlar kime ne

***

Yemen 2

Yemen nere sıla nere
Dağlar girdi ara yere
Yitirmedim umudumu
Gözlüyorum Memet gele

Yemen bizim neyimize
Figan düştü evimize
Çocukların yetim kalır
Sen güvenme beyinize

Yemen yolu çukur olur
Karavanam bakır olur
Zenginimiz bedel verir
Fakirimiz asker olur

Kalmadı anayın sabrı
Taş kesti babayın bağrı
İnsafa gel padişahım
Gönder Memet'imi gayrı

Başta kalpak soldu m'ola
Gün vurdu da uldu m'ola
Memed'imin gözlerine
Karıncalar doldu m'ola

Güvenme Arap hayına
Ateş atar ocağına
Yemen'e gittin gideli
Oğul gelmez kucağıma

Yavruların zarleniyor
Bu hasretlik külleniyor
Küçük körpe Hüseyin'in
Babam diye dilleniyor

***

Yemen 3

İstanbul'da bindik derya yüzüne
Hasret ile figan indi gözüme
Dinleyin kardeşler bakın sözüme
Aman kaptan gidiyok mu Yemen'e

Yemen'den karalı haber geliyor
Nice yiğitlerde hasret ölüyor
Şen İstanbul gerilerde kalıyor
Aman kaptan iyi bakın dümene

Deniz üstü kara duman bürüdü
Nice yiğit ölümlere süründü
Kırk yedi gün Yemen çölü göründü
Arkadaşlar işte geldik Yemen'e

Durmadan söylüyor Said'in dili
Bahçeler açtı mı kırmızı gülü
Neye mahzur derler Yemen'in çölü
Kendin ağlan kendin gülen kime ne

Kaynak: Rifat Uçarol, Siyasi Tarih, III. İst. 1985, s.259; D. M. İsa Salahiye, El-Osmaniyim fi Cenubi'l-Cezireti'l Arabiye, 1977. Yemen Salnamesi, Sana 1324; Prof. Dr. H. Dursun Yıldız, Büyük İslam Tarihi, Çağ Yay. İst. C.12, s.123; Baki Yaşa Altınok, Âşık Hüseyin, 69, Ocak Yay. Ank. 2000, s. 68; Muzaffer Ergün, Toklumenli Aşık Said, Kırşehir Basımevi 1938, s. 10; Öyküleriyle Kırşehir Türküleri, Destanları, Ağıtları - Baki Yaşa Altınok, Oba Yayıncılık, Mayıs - 2003, Ankara, s.161-162-163-164-165

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder